16 Ocak 2014 Perşembe

Dünden Bugüne Sevgililer Günü

Tabii ki ve tabii ki Roma’dan geliyor. Şaşırdık mı? Hayır! Tanzanya’dan çıkacak değildi, koskoca aşk şehri İtalya dururken. Yanlış anlaşılmasın, Tanzanya’yı tabii ki küçümsemiyorum. Ama onlarda aşk, dişinin kavuğunu doldurana kadar… J
Şaka bir yana, yıllardır sorgusuz sualsiz kutluyoruz. Merak ettim ve 14 Şubat Sevgililer Günü tarihçesine şöyle bir göz attım.
Birçok rivayet var. En çok bilinen ve genel olarak kabul gören hikaye, Saint Valentinus ( Aziz Valentine )adlı bir din adamının, aşıklar uğruna kendini feda etmesi üzerine; bu günün bayram olarak kutlanması… Birçok ülkede kutlanan Sevgililer Günü’nün kökeni, III. Yüzyıl’a dayanıyormuş. 14 Şubat 270 tarihinden bu yana kutlanıyormuş, inanabiliyor musunuz? O dönemin Roma imparatoru II. Claudius savaş ve askerlik tutkunuymuş. Bu tutkusu öyle bir hale gelmiş ki, askerliğe engel oluyor diye evliliği yasaklamış. Düşünceye bakar mısınız?! Hatta neredeyse aşk yasak hale gelmiş. ‘Zalim’ diye tanınan Claudius’un bu yasağı üzerine ülkede kimse sevgilisine kavuşamaz olmuş. Askerde o savaşı kazanmak için şevk kalmaz ki. Dönmek için bir sebebi yok çünkü… Tamam, ana baba var. Ama aşk azmi diye de bir gerçek var. Zaten alayı aşk acısı çekiyor, gözleri ne top ne tüfek görür yavrucağızların… Neyse, konumuza geleyim. Zalim Claudius evlilik yasağının ardından, tüm halkın 12 Tanrı inancını devam ettirmesi, bu inancın asimile olmaması için Hristiyanlarla birlikte olmayı da katiyetle yasaklamış. Bu emre itaatsizlik edenlerin ölümle cezalandırılmalarını emretmiş. Fakat aşkın sembolü haline gelen, Aziz Valentine; genç çiftleri evlendirmeye gizlice devam etmiş.  Bundan haberdar olan Zalim Claudius emre itaatsizlikten Aziz Valentine’in idamını ilan etmiş ve idam süresine kadar hapishaneye kapatılmasını emretmiş. Hapishanedeki gardiyan, Aziz Valentine’in anlattığı İsa ile ilgili hikayelerden birinde körlerin gözlerinin açıldığını duyunca; doğuştan kör olan, güzeller güzeli kız kardeşi Julia’yı gizlice Aziz Valentine’in yanına getirmiş. Julia’nın görmeyen gözlerine rehberlik eden Valentine, onu bilgeliğiyle aydınlatmış. Ona Tanrı’ya yönelmeyi öğretmiş. Bir gün dua ederlerken, Julia her gece görebilmek için dua ettiğini söylemiş. Peder dua etmeye devam etmesini söylemiş. Ve odayı bir anda göz kamaştırıcı ışıklar sarmış. Julia coşkuyla bağırmaya başlamış: Görüyorum, görüyorum.
Ertesi gün, Valentinus’un ölüm emri gelmiş. Bunun üzerine peder, Julia’ya bir mektup yazmış. Mektupta ona olan aşkını itiraf etmiş. Ve 14 Şubat 270 tarihinde idam edilmiş. Bunun üzerine o günden bugüne, 14 Şubat; Aziz Valentine olarak anılan bayram günü ilan edilmiş. Ve pederin aşk mektubu anısına, çiftler Sevgililer Günü’nde birbirlerine güzel sözler yazan notlar vermişler.
Güzeller güzeli Julia, pederin mezarının başına pembe çiçekler açan badem ağacı dikmiş.
şk
 Bu sebeple, badem ağacı bugün zihinlerde sevgi sembolü olarak canlanıyormuş. İşte bugün eğlencelerle doldurduğumuz 14 Şubat’ın böyle acıklı bir aşk hikayesi varmış. Okuduk, araştırdık, öğrendik, paylaştık. Sevgiyle kalın dostlar…