Annelerimiz, yüreği sevgi dolu, güldüğümüz de gülen, ağladığımızda ağlayan, dokuz ay karnında taşıyıp, bizim için gerekirse günlerce uyumayan, bizi besleyen, büyüten, daha saymakla bitiremeyeceğimiz her şeyimizdir onlar. Senede 365 gün varken yalnızca bir günün anneler günü olması haksızlık değil mi? Dünyada hiçbir armağan onun bize yaptıklarının milyonda biri olamaz. Ama bizlerden gelecek ufak bir hediye daha onları çok mutlu etmeye yeterli. Bu sebepten anneler gününe nasıl önem veriyorsak, kendi annemiz olsun, ister eşimizin ve çocuklarımızın annesi, ona alabileceğimiz en güzel hediyeyi almalıyız. Anne yaradılışı gereği eşsiz bir varlıktır.
Gerektiğinde her anne yavruları için hiç düşünmeden canını dahi verir. Annenin yaradılıştan gelen çocuk sevgisi ALLAHın ona bir hediyesidir. Henüz doğmadan karnında taşıdığı dönemlerde çocuğun ana rahminde olması yüce ALLAHın Rahim ismi ile bağlantılı olup. Annenin yavrusuna olan sevgisi karşılıksız olup ALLAH tan gelir. Esas sorulması gerekli olan biz bireyler annemize gereken önemi verebiliyor muyuz? Oysa annelerimiz bizler tarafından gelecek, küçükte olsa her güzellikten çok büyük mutluluk duyarlar. Aslında senenin 365 gününün de anneler günü olması gerekir ama en azından adı konmuş olan ve her anne tarafından özel olarak kabul edilen anneler gününün en iyi biçimde değerlendirilmesi biz evlatların en mühim görevlerindendir.
Elimizden geldiği kadar fırsat buldukça annelerimize armağan almalı onları mutlu etmeye çalışmalıyız. Fakat en çok dikkat etmemiz gerekli olan ise o ismi konmuş olan anneler gününde annelerimizi gözü yolda ve başı önde bırakmamalıyız. Bizim için manevi değeri çok ama çok büyük olan annelerimizi maddi değerle karşılaştırmamalı ve ona armağan almaktan çekinmemeliyiz. Unutmayalım ki , Cennet anaların ayağının altındadır.